Beni tek rahatsız eden bu kadın değil elbette. O kadar çok ki bu kadınlardan. Kimi zaman alışveriş merkezinde, işyerinde, kahve içmek için oturduğunuz hoş bir kafede, bazen evinizin içinde misafir olarak burnunuzun dibinde buluveriyorsunuz onları. Birileri o kareye yakışacağını düşündüğü cast ajans kataloğundan, düşüncesizce bir fotoğraf seçmiş ve beceriksizce oraya yapıştırıp sözde Photoshop yapmış gibi görünüyor gözüme. Evet ışık uymuş, evet renk uyumu mükemmel ama hayır ruh uyumu yok ne yazık ki. İşte böyle zamanlarda kocaman bir silgim olsun istiyorum sileyim onları yerine hiç değilse doğal bir çiçek çizeyim, papatya mesela... Bu fikirden sonra ise düşünün, AVM yürüyen merdiveni, vitrin önleri ve mağaza reyonları, başları tavandaki yapay ışıklara güneşmişcesine dönük, ben burdayım, ben özelim diye yalvarırcasına konuşan ve gülen, zavallı hareketli, devasa papatyalarla doluyor. papatya olamayacaklarına kanaat getirip, özgür bırakıyorum hayallerimde hepsini. Üzülüyorum ve sonra şükredip devam ediyorum yoluma.
24 Aralık 2016 Cumartesi
YAPAY PAPATYA
Bir video izlemek istiyorum. Bir kadın çıkıyor öncesinde reklam
olarak, sesinin saçlarının yumuşaklığından bahsediyor sevmiyorum hatta
tüylerimi diken diken eden bir yapaylığı var bu kadının. Dünyanın en
güzel kadını da olsan ve sesin, tenin, saçların her şeyin ipek dokusunda
yumuşacık olsa da sen asla nazik zarif bir prenses ya da hanımefendi
olamazsın diye düşünüyorum. Bu kadar ucuz değil hanımefendilik ve
asalet. içten gelmedikçe, hayatının ve karakterinin tamamında can
bulmadıkça da olamayacaksın.
Beni tek rahatsız eden bu kadın değil elbette. O kadar çok ki bu kadınlardan. Kimi zaman alışveriş merkezinde, işyerinde, kahve içmek için oturduğunuz hoş bir kafede, bazen evinizin içinde misafir olarak burnunuzun dibinde buluveriyorsunuz onları. Birileri o kareye yakışacağını düşündüğü cast ajans kataloğundan, düşüncesizce bir fotoğraf seçmiş ve beceriksizce oraya yapıştırıp sözde Photoshop yapmış gibi görünüyor gözüme. Evet ışık uymuş, evet renk uyumu mükemmel ama hayır ruh uyumu yok ne yazık ki. İşte böyle zamanlarda kocaman bir silgim olsun istiyorum sileyim onları yerine hiç değilse doğal bir çiçek çizeyim, papatya mesela... Bu fikirden sonra ise düşünün, AVM yürüyen merdiveni, vitrin önleri ve mağaza reyonları, başları tavandaki yapay ışıklara güneşmişcesine dönük, ben burdayım, ben özelim diye yalvarırcasına konuşan ve gülen, zavallı hareketli, devasa papatyalarla doluyor. papatya olamayacaklarına kanaat getirip, özgür bırakıyorum hayallerimde hepsini. Üzülüyorum ve sonra şükredip devam ediyorum yoluma.
Beni tek rahatsız eden bu kadın değil elbette. O kadar çok ki bu kadınlardan. Kimi zaman alışveriş merkezinde, işyerinde, kahve içmek için oturduğunuz hoş bir kafede, bazen evinizin içinde misafir olarak burnunuzun dibinde buluveriyorsunuz onları. Birileri o kareye yakışacağını düşündüğü cast ajans kataloğundan, düşüncesizce bir fotoğraf seçmiş ve beceriksizce oraya yapıştırıp sözde Photoshop yapmış gibi görünüyor gözüme. Evet ışık uymuş, evet renk uyumu mükemmel ama hayır ruh uyumu yok ne yazık ki. İşte böyle zamanlarda kocaman bir silgim olsun istiyorum sileyim onları yerine hiç değilse doğal bir çiçek çizeyim, papatya mesela... Bu fikirden sonra ise düşünün, AVM yürüyen merdiveni, vitrin önleri ve mağaza reyonları, başları tavandaki yapay ışıklara güneşmişcesine dönük, ben burdayım, ben özelim diye yalvarırcasına konuşan ve gülen, zavallı hareketli, devasa papatyalarla doluyor. papatya olamayacaklarına kanaat getirip, özgür bırakıyorum hayallerimde hepsini. Üzülüyorum ve sonra şükredip devam ediyorum yoluma.
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder